Her gün gittiğimiz işimizde ne kadar güvendeyiz? Bir iş kazasına maruz kaldığımızda başvurabileceğimiz hukuki yollar var mıdır?
Oluşan bir iş kazası, hem Sosyal Sigortalar Kurumu Mevzuatı hem de iş hukuku açısından değerlendirilmelidir. İş kazalarından doğan sorumlulukların incelenmesi bu iki mevzuat içinde farklılık göstermektedir.
A. İŞ KAZASI VE ŞARTLARI
İş kazası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda belirtilen durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı beden ve ruh olarak zarara uğratan olaydır. İş kazasının oluşması için kanundaki durumlardan biri gerçekleşmeli ve iş kazasına uğrayan kişinin 5510 Sayılı Kanun’a göre sigortalı olması gerekmektedir. Sigortalı olmayan birinin iş yerinde geçirdiği bir kaza iş kazası olarak değerlendirilmemektedir.
İş kazasının kanunda belirtilen hallerden sayılması için; sigortalının iş yerinde bulunduğu sırada, işverenin yürüttüğü bir iş dolayısıyla, sigortalının işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere geliş gidişi sırasında gerçekleşmesi gerekmektedir. Ayrıca; Bir kazanın iş kazası sayılması için bu durumlardan en az birinin gerçekleşmesi sonucu sigortalı bedenen ve ruhen zarara uğramış olmalıdır.
İşverenin sorumluluğu açısından baktığımız zaman işçinin kaza sırasında işverenin otoritesi altında bulunması ve kazanın da işin yarattığı bir tehlike sonucu gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bir işçi, iş yerinde iş kazası geçirmiş ve bu durumdan zarar görmüşse yapılması gereken ilk şey kazanın olduğu yerdeki Sosyal Sigorta Kurumu İl Müdürlüğü’ne başvurulup kaza bildirilmeli ve maluliyet oranının tespiti istenmelidir. Bu başvuruyu değerlendiren Sosyal Sigorta Kurumu konuya ilişkin bir bilirkişi görevlendirecek ve müfettişin hazırlayacağı rapor üzerine dava açılabilecektir. Sosyal Sigorta Kurumu’na başvuru da bulunulurken geçici iş göremezlik ödeneği de talep edilmelidir.
B. TAZMİNAT HAKKI
İş kazası sonucu açılacak davada önemli bir aşamayı da maddi ve manevi tazminat oluşturmaktadır. Tazminat; işçi ve işverenin kusur oranı, maluliyet oranı, sigorta tarafından bağlanan gelirlere göre değişiklik göstermektedir. Maddi zarar açısından bakıldığı zaman; maddi zararın büyük bir kısmı Sosyal Sigorta Kurumu tarafından işçiye ödenir ve peşin sermaye değeri oranında işverene rücuda bulunulur. Bu yüzden maddi tazminat davasının miktarının çok yüksek tutulmasına gerek yoktur.
Manevi tazminat, bu gibi iş kazaları sonucu açılacak davalarda önemlidir. Manevi tazminat davası bölünebilir nitelikte olmadığı için kısmi dava açmak yerinde olmayacaktır ve talep edilmesi gereken miktarın belirlenmesi güç olduğu için miktarının mümkün olduğunca yüksek tutulması gerekmektedir.
Sosyal Sigortalar Kanunu’nda, iş kazalarıyla meslek hastalıkları ve ölüm sigortalarından hak kazanılan gelir ve aylıklar, olay tarihinden itibaren 5 (beş) yıl içinde istenmezse zamanaşımına uğrayacağı belirtilmektedir.
2 Şubat 2011 Tarihli Yargıtay Genel Kurulu 2011/21-739 E. 2011/5 K.'da iş kazası davalarına emsal niteliğindedir. Dava kısaca; iş kazası sonucu maluliyetten kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davada; temizlik işinde çalışan davacı , cam silme işini yaparken camın dışına çıkmış ve çıktığı yerin kaygan olması ve emniyet kemeri kullanmaması nedeniyle üçüncü kattan aşağıya düşmüş ve bunun sonucu olarak %37 oranında sürekli iş göremezliğe uğramıştır. Olayla ilgili açılan maddi tazminat davası; davalı taraflar arasındaki sözleşmenin bir eser sözleşmesi olmadığı ve asıl işveren sıfatıyla dava açılan davalının diğer davalıyla birlikte sorumlu olduğu gerekçeleriyle reddedilmiş ve manevi tazminat talebi ise kabul edilerek yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmiştir.
Sonuç olarak; Çalışan herkesin maruz kalabileceği iş kazaları sonucu yaşanacak mağduriyetler ve bu mağduriyetlerin işveren tarafından giderilmesi adli ve idari yaptırımlarla mümkündür. Bu yüzden işverenin, işçisinin sağlığını ve işini yaparken karşılaşabileceği tehlikeleri gidermesi ve sağlıklı bir çalışma ortamı yaratması gerekmektedir.